Itikad mı İtikat mı? Tarihsel Bir İnceleme Bir tarihçi olarak, kelimelerin tarihsel süreçlerde nasıl evrildiğine, toplumların dilindeki değişimlerin nasıl toplumsal ve kültürel kırılmalara işaret ettiğine derin bir ilgim var. Bugün, çok basit bir dil meselesi gibi görünen “itikad” ve “itikât” kelimelerinin tarihsel anlamlarını çözmek, aslında çok daha derin bir zaman yolculuğuna çıkmak demek. Peki, bu iki kelimenin arasındaki fark ne? Ya da aslında bir fark var mı? Bu soruya cevap ararken, dilin geçmişteki dönüşümünü ve bu dönüşümün toplumsal etkilerini keşfetmek gerek. Kelimenin Kökeni: Arapçadan Günümüze Türkçede “itikad” ve “itikât” terimleri, genellikle aynı anlamda, yani “inanç”, “kabul etme” veya “kanı” anlamında…
Yorum Bırakİlham Dolu Anlar Yazılar
İspanaklı Yumurta Nasıl Yapılır? Antropolojik Bir Perspektiften Yemek, Kimlik ve Ritüeller Bir Antropoloğun Merakı: Yemekler Kültürlerin Dili Olabilir mi? Yemek, yalnızca bir fiziksel gereksinimi karşılamaktan çok daha fazlasıdır. Her toplum, yiyecekleri sadece hayatta kalmak için değil, aynı zamanda kimliklerini inşa etmek, toplumsal bağlarını güçlendirmek ve kültürel ritüellerini yaşatmak için kullanır. Antropolojik bir bakış açısıyla, yemekler yalnızca bir tat veya besin değil, aynı zamanda bir dil, bir kültür, bir tarih anlatıcısıdır. İspanaklı yumurta, birçoğumuzun mutfaklarında sıkça karşılaştığı bir yemek olabilir, ancak bunun ötesinde, bu basit ama derin anlam taşıyan yemeğin kültürel, toplumsal ve sembolik bir boyutu vardır. Bu yazıda, ıspanaklı yumurtanın,…
Yorum BırakImızganmak Hangi Dil? Güç, İktidar ve Toplumsal Düzen Üzerine Bir Siyasi İnceleme “Toplumun yapısını, kurallarını ve değerlerini şekillendiren şey, yalnızca yönetim biçimi değil, aynı zamanda dilin gücüdür.” Bu cümle, siyaset biliminde dilin ve iletişimin gücünü vurgulayan bir bakış açısını yansıtır. İktidar, toplumsal düzen ve güç ilişkilerinin bir ürünü olarak, dil sadece bir iletişim aracı değil, aynı zamanda bir ideolojinin taşıyıcısıdır. Bu yazıda, geleneksel dilin toplumsal yapıyı nasıl şekillendirdiğine ve özel olarak “ımızganmak” kelimesinin hangi dilde yer aldığını inceleyerek, dilin gücünü toplumsal cinsiyet, ideoloji ve vatandaşlık perspektifinden analiz edeceğiz. “Imızganmak”: Dilin Gücü ve Anlamın İnşası “Imızganmak” kelimesi, Türkçede yerleşik bir ifade…
Yorum BırakCinsel İlişkide Çok Sulanmasının Sebepleri: Felsefi Bir Yaklaşım Cinsel ilişki, insanlık tarihinin başlangıcından bu yana yalnızca biyolojik bir gereklilik değil, aynı zamanda bir anlam, bir arayış ve bir kimlik meselesidir. İnsan, cinsel arzularının ötesinde, onları sürekli olarak anlamlandırmaya ve sorgulamaya çalışan bir varlık olarak bu konuya farklı bakış açılarıyla yaklaşmıştır. Her bir cinsel deneyim, birer “ontolojik” ve “epistemolojik” sorgulamanın parçası olabilir. Peki, cinsel ilişkideki bu “sulama” olgusu nedir ve neden meydana gelir? Bu soruya yalnızca biyolojik değil, aynı zamanda etik, epistemolojik ve ontolojik bir perspektiften de yaklaşmamız gerekmektedir. Epistemoloji: Bilgi ve Duyguların Çatışması Epistemoloji, bilginin doğasını, sınırlarını ve doğruluğunu sorgulayan…
Yorum BırakBir Tabak Ispanaklı Yumurta Kaç Kalori? Edebiyatın Dönüştürücü Gücü ve Bir Yemeğin Anlamı Yemekler, yalnızca karın doyurmak için yapılan işler değildir. Her yemeğin içinde bir hikaye, bir kültür ve hatta bir duygu saklıdır. Kelimeler gibi, yemekler de zamanla anlam kazanır, unutulmaz birer anlatıya dönüşür. Bir tabak ıspanaklı yumurta, belki de tam da bu nedenle, sadece bir yemek değil, aynı zamanda içinde gizli bir anlam barındıran bir metin gibi düşünülebilir. Bu yazıda, bir tabak ıspanaklı yumurtanın kalorisi üzerine sadece fiziksel bir analiz değil, onun edebiyatla, metinle, karakterle ve temalarla nasıl bir ilişki kurduğunu keşfedeceğiz. Bir Yemeğin Edebiyatla Yolu Edebiyat, kelimelerle şekillenen…
Yorum Bırakİtalya En Çok Ne Üretiyor? Felsefi Bir Bakış Her toplum, kendi varlık biçimini ve kültürel kimliğini yalnızca tarihsel süreçlerde değil, aynı zamanda üretim biçimlerinde de şekillendirir. İtalya da, bu bağlamda, sadece sanatı ve tarihiyle değil, üretim dünyasında da derin izler bırakmış bir ülkedir. Ancak İtalya’nın üretim faaliyetlerini anlamadan önce, bu soruya filozof bir bakış açısıyla yaklaşmak faydalı olacaktır. Ne üretiriz, nasıl üretiriz ve bu üretim biçimi, insanlık ve varlık anlayışımızı nasıl şekillendirir? İtalya, tarihsel olarak bakıldığında, pek çok alanda üretim yapmış ve dünya çapında tanınan ürünler ortaya koymuştur. Bu ürünler yalnızca maddi değil, aynı zamanda kültürel ve anlam yükü taşıyan…
Yorum Bırakİrmik ve Vitaminleri: Tarihten Günümüze Sağlığın Yansıması Bir tarihçi olarak, geçmişi anlamak, sadece eski zamanlara bakmakla kalmakla kalmaz, aynı zamanda geçmiş ile bugün arasındaki bağları da keşfetmektir. İnsanlık tarihinin en eski dönemlerinden bugüne kadar, gıda, sağlık ve toplumlar arasındaki ilişki hep evrimleşmiştir. Yüzyıllar önce, insanlar toprakla iç içeydi; doğal kaynakları en verimli şekilde kullanarak hayatta kalıyorlardı. Bugün, teknoloji ve sanayileşme ile birlikte gıda üretimi daha hızlı ve daha ulaşılabilir hale geldi, ancak gıdaların sağlığımız üzerindeki etkilerini anlamaya devam ediyoruz. İrmik, geçmişten günümüze mutfaklarımızda sıklıkla yer alan, temel gıda maddelerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Peki, irmik yalnızca bir karbonhidrat kaynağı mı,…
Yorum Bırakİman ve İnkâr: Toplumsal Yapıların ve Bireylerin Etkileşimi Toplumsal yapılar, bireylerin dünyasını şekillendiren, kimliklerini ve değerlerini belirleyen güçlerdir. Bu yapılar, toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel pratiklerle iç içe geçmiş bir şekilde, bireylerin davranışlarını yönlendirir. İman ve inkâr, bir bakıma, bu yapıların bireyler üzerindeki etkisinin derinlemesine bir yansımasıdır. Bir yanda inanmak, diğer yanda inkâr etmek; bir toplumun ruhunu anlamamıza yardımcı olabilecek güçlü kavramlardır. Peki, iman ve inkâr ne demektir ve toplumsal yapılar bu kavramları nasıl şekillendirir? İman ve İnkârın Toplumsal Temelleri İman ve inkâr, toplumsal hayatta yalnızca dini inançların ya da ideolojik bakış açıların ötesinde, bireylerin toplumla ve çevreleriyle kurdukları…
Yorum Bırakİkizler Burcu ve Toplumsal Yapılar: Bireylerin ve Toplumların Etkileşimi Toplumsal yapıları anlamaya çalışan bir araştırmacı olarak, her bireyi ve her toplumu etkileyen normların ve rollerin nasıl şekillendiğini gözlemlemek her zaman büyüleyici olmuştur. İnsanlar, hem bireysel hem de kolektif kimliklerini, içinde bulundukları kültürel, toplumsal ve ailevi yapılarla şekillendirirler. Ancak, bireylerin kişilik özellikleri de bu yapıları etkiler, bazen onları değiştirebilir. Bugün, astrolojik bir perspektiften, İkizler burcunun kişiliğine ve bu kişiliğin toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel pratiklerle nasıl etkileşimde bulunduğuna odaklanacağız. İkizler burcu, çok yönlü ve değişken kişilik özellikleriyle tanınır. Ancak, toplumsal yapılar içinde bu özelliklerin nasıl bir biçim aldığını ve ne…
Yorum Bırakİffet Temel Değer Midir? Psikolojik Bir Bakış Psikolojinin Meraklı Girişi: İnsanın İçsel Dünyasına Yolculuk İnsan davranışlarını çözümlemeye çalışan bir psikolog olarak her zaman şu soruyu sorarım: “Bir kişi, yaşamında neye değer verir ve bu değerler, ona kimlik ve yön verir mi?” Bu soruya verilecek cevaplar, her bireyin dünyasında farklılık gösterir. Ancak bazı değerler vardır ki, toplumsal yapılar ve kültürel normlar tarafından derinlemesine şekillendirilmiş ve bir şekilde insanların davranışlarını yönlendiren temel unsurlar haline gelmiştir. İffet de bu değerlerden biridir. İffet, çoğu zaman toplumun ahlaki normlarına, özellikle de cinsellik, sadakat ve kişisel bütünlükle ilgili anlayışlarına dayalı bir kavram olarak karşımıza çıkar. Peki,…
Yorum Bırak